Horlama ve uyku apnesi hastalarında probleme neden olan tıkanma alanı tek bir bölgeye lokalize olmayıp birkaç anatomik bölge farklı derecelerde olaya katılabilmektedir. İçindekiler A.Yumuşak Damağa Yönelik Ameliyatlar 1. Damak radyofrekans uygulamaları: 2.Yumuşak damağa implant uy…Devamını oku...
Gırtlak sizin ses kutunuzdur. Yutkunduğunuzda sesinizi çıkarmaya yardımcı olur ve solunum yolunuzu korur. Gırtlak kanseri, gırtlakta başlayan kanserdir. Gırtlak kanserine laringeal hücrelerin kontrolsüz büyümesi neden olur ve hücre sayısı arttıkça bu hücreler bir tümöre dönüşürler. Gırtlaktan vücudun başka bir yerine yayılan gırtlak kanserine ise metastatik kanser denir.
İçindekiler
Gırtlak (Larenks) kanseri nedir?
Gırtlak kanseri, gırtlakta veya ses tellerinde bir tümör büyüdüğünde ortaya çıkar. Özellikle erken yakalanırsa tedavi edilebilir ve hastanın sesini koruyabilecek birçok cerrahi işlem vardır. Ses kutusu olarak da adlandırılan gırtlak, farinks (burun ve ağzın arkasındaki boşluk) ile trakea (akciğerlere giden tüp) arasında bulunur. Aynı zamanda glottis olarak da adlandırılan ses tellerini ve supraglottis ve subglottis adı verilen diğer birkaç yapıyı içerir. Vücudun bu bölümündeki hücreler anormal şekilde büyümeye başladığında, tümör adı verilen büyümeler oluştururlar. Bu tümörler gırtlak kanseri haline gelir. Gırtlak kanserleri, baş ve boyun kanserlerinin yaklaşık üçte birini oluşturur.
Larenks kanseri, halk arasında gırtlak kanseri olarak da tanımlanan bir kanser türüdür. Boynun ön tarafında, çenenin yaklaşık 3 ila 4 santimetre altından başlayıp sternum kemiğinin (iman tahtası) üst kısmına kadar uzanan gırtlak; soluk borusu ile yemek borusunu birbirinden ayırmaktadır.
Sesi üretmekle görevli olan gırtlak; ses tellerini içinde barındırmakta kıkırdak ve kas dokudan oluşmaktadır. Erkeklerde adem elması olarak da bilinen tiroid kıkırdağı; gırtlağın en belirgin kemiğidir ve bu kemik kadınlarda belirgin değildir.
Larenks kanseri kısaca bölgeyi örten yüzey hücrelerin kontrolsüz şekilde çoğalması olarak tanımlanmaktadır.
Larenks kanseri; söz konusu bölgedeki yüzey hücrelerin çoğalması, çevresindeki dokuları da tahrip etmesi ile başlayan bir süreçtir. Diğer kanser türlerinde olduğu gibi larenks kanserinde de erken ve nitelikli tedavi mümkün olmadığı durumlarda kanser lenf bezlerine ve diğer organlara yayılabilmektedir.
Larenks kanserinin en sık görüldüğü bölüm; ses tellerinin de konumlandığı glottik bölgedir. Glottik bölge ile birlikte üst kısımda kalan supraglottik bölge de kanserin en sık görüldüğü bölümdür.
Gırtlak (Larenks) kanseri belirtileri nelerdir?
Larenks kanseri belirtilerinin başında uzun süreli ses değişikliği yer almaktadır. Seste değişim ve ses kısıklığı ile birlikte yutma güçlüğü ve boğaz ağrısı ve boyunda şişlik de yaşanabilmektedir. Yutma sırasında kulakta baskı hissedilmesi, nefes darlığı ve ileri evrelerde ağızdan kan gelmesi; Larenks kanserinin neden olduğu en belirgin şikayetlerdir.
Gırtlak kanserinin belirtileri, kanserin gırtlakta nerede olduğuna bağlıdır. Bazı belirtiler şunları içerir;
- Ses kısıklığı veya sesinizde herhangi bir değişiklik
- Ağrı
- Yutma ile ilgili sorun
- Boyunda yumru
- Geçmeyen bir boğaz ağrısı veya öksürük
- Kulak ağrısı
Gırtlak (Larenks) kanseri nedenleri nelerdir?
Gırtlak kanserine gırtlak hücrelerindeki değişiklikler neden olur, ancak bunun tam olarak neden olduğu açık değildir. Tüm kanser türleri bir hücrenin DNA'sında meydana gelen bir değişiklikle başlar. DNA, hücrelerimize ne zaman büyüyecekleri ve çoğalacakları gibi temel bir dizi talimat sağlar. DNA'daki bir değişiklik, hücre büyümesini kontrol eden talimatları değiştirebilir, bu da hücrelerin gerektiğinde durmak yerine büyümeye devam ettiği anlamına gelir. Bu, hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasına ve tümör adı verilen bir doku büyümesine neden olur.
Larenks kanseri vakalarında gırtlak hücrelerinin içindeki DNA'nın neden etkilendiği bilinmiyor. Ancak gırtlak hücrelerine ve dokusuna zarar verebilecek şeylere maruz kalmanın kanser gelişme riskini artırdığı görülüyor.
Gırtlak (Larenks) kanseri risk faktörleri nelerdir?
Gırtlak kanseri risk faktörleri şunları içerir;
Yaş: Çoğu kanserde olduğu gibi, gırtlak kanseri yaşlılarda genç insanlardan daha yaygındır. 40 yaşın altındaki kişilerde gırtlak kanseri görülme olasılığı çok azdır.
Cinsiyet: Erkeklerde gırtlak kanseri kadınlardan daha sık görülür.
Sigara içmek: Sigara içtiğinizde gırtlaktan geçen duman zararlı kimyasallar içerir. Tütün (sigara, pipo, puro) içmek gırtlak kanseri geliştirme riskinizi artırır. Kanser riskiniz ne kadar uzun süre sigara içerseniz ve günde ne kadar çok sigara içerseniz o kadar artar.
Alkol içmek: Alkol gırtlak kanseri riskinizi artırır. Alkol ile birlikte sigara içmek kanser riskinizi daha da artırır.
Aile öyküsü: Birinci derece akrabalarında baş ve boyun kanseri teşhisi konan kişilerde, gırtlak kanseri riski daha yüksektir.
Enfeksiyonlar: Helicobacter pylori enfeksiyonu olan kişilerde gırtlak kanseri riski iki kat daha fazladır. Helicobacter pylori mideyi etkileyen bir bakteri türüdür. Mide ülserlerine neden olabilir.
Bazı maddelere maruz kalmak: Yüksek düzeyde belirli maddelere maruz kaldığınız bir işte çalışmak, (asbest, kömür veya odun tozu, nikel, sülfürik asit dumanları ve izopropil alkol) gırtlak kanseri geliştirme riskinizi de artırabilir.
Larenks kanseri evreleri nelerdir?
Larenks kanseri 4 evrede incelenmektedir. Evre 1 ve evre 2; erken evre kanser olarak kabul edilmektedir ve bu evrede tedavi başarısı oldukça yüksektir. Evre 3’te kanser gırtlakta başladğı bölgenin dışına taşmaktadır ve evre 4’te yaygın tutulum da söz konusu olmaktadır.
Gırtlak (Larenks) kanseri tedavisi
Larenks kanseri tedavisinde hastanın yaşı, genel sağlık durumu, var olan hastalıklarının değerlendirmesinin yanı sıra kanserin hangi evrede olduğu ve tümörün büyüklüğü ve konumu da değerlendirme sürecine dahil edilmektedir.
Larenks kanserinde birinci ve ikinci evrelerde endoksopi yöntemi ile ağızdan girilerek lazer yardımı ile tümör alınabilmektedir. Bazı hastalarda larenksin bir bölümünün hatta lenflerin de alınması gerekebilmektedir.
Gırtlak kanseri söz konusu olduğunda genellikle aşağıdaki tedaviler kullanılır;
Cerrahi: Kanserin tamamını veya mümkün olduğunca fazlasını çıkarmak için kullanılabilir.
Radyasyon: Yüksek enerjili x-ışınlarının kanser hücrelerini öldürmek için kullanılması, tek başına, cerrahi veya kemoterapi ile kullanılabilir.
Kemoterapi: Kanser hücrelerini öldürmek için ilaç kullanımı.
Kemoradyasyon: Kemoterapi ve radyasyonun aynı anda kullanılması, her birinin tek başına verilmesinden daha iyi sonuç verir.
Bunlar da İlginizi Çekebilir
İstanbul Uyku apnesi, uyku sırasında hava yolunu çevreleyen dokuların gevşeyip çökerek hava kanalını tıkaması sonucunda solunumun azalması ya da tamamen durması anlamına gelmektedir. Oldukça ciddi bir sağlık sorunu olan uyku apnesi, oksijen yetmezliğine bağlı sürekli uykululuk, yorgunluk, kilo al…Devamını oku...